Zekanızı Tutuşturmak İçin
Susan Dunn
1- Beyninizin herhangi güçlü bir bilgisayardan çok daha esnek ve çok boyutlu olduğunu bilin.
2- Beyninizin saniyede 7 şey öğrenebildiğini, bunun yaşamınızın her saniyesi için geçerli olduğunu ve ömrünüzün sonuna dek öğrenme potansiyelinizin sınırsız olduğunu bilin.
3- Beyninizin sadece kafatasınızın içinde yer almadığını bilin.
Nörobilimci Dr. Candace Pert der ki: “Zeka sadece beyinde mevzilenmiş değildir, tüm vücut hücrelerine yayılmış ve konumlanmıştır.” Bu demektir ki zihinsel süreçleri duygulardan ayıran geleneksel yaklaşım artık geçerli değil. Duygusal zeka denen bir şey vardır yani.
4- Beyninizin tek ve biricik olduğunu bilin.
Bugün yeryüzünde yaşayan 6 milyar ve geçmişte yaşamış olan 90 milyarı aşkın insanın hiçbiri size benzemiyor. Doğuştan gelen yetenekleriniz, parmak iziniz, mimikleriniz, DNA’nız, rüyalarınız hepsi eşi görülmemiş ve biricik. Hepsi sadece ve sadece size ait!
5- Beyninizin sınırsız sayıda snaptik bağlantı yaptığını ve sonsuz bir düşünce potansiyeline sahip olduğunu bilin.
Pavlov’un öğrencisi, Moskova Üniversitesi’nden Pyotr Anokhin 1968 yılında yaptığı araştırma sonuçlarını şu şekilde özetler: “Normal bir beynin yapabileceği bağlantı ve yolların sayısı hesaplarıma göre 1’den sonra 10 milyon kilometre daktilo yazısıyla yazılmış ‘sıfırlar’dır. İnanın bana, bu mütevazı bir tahmindir.”
6- Zekanızın ve beyin gücünüzün standart IQ testi ya da SAT skorundan daha fazla şey ifade ettiğini bilin.
Bu testler genel olarak sözel ve matematiksel akıl yürütme becerisi ölçer. Bu dar bakış açısı modern psikolojik araştırmalar sonucu çürütülmüş durumda. Psikolog Howard Gardner 1983 yılında yayımlanan kitabı Zihnin Çerçeveleri’nde çoklu zeka kavramından bahsetti ve zekanın 8 türünü açıkladı. Daha sonra meslektaşları ve takipçileri bu sayıyı 25 farklı alt kategoriye kadar ayırdılar.
7- Zekanın doğumdaki düzeyde kalmadığını ve geliştirilebilir olduğunu bilin.
IQ üzerinde yapılan 200’ü aşkın araştırmanın istatistiksel sonuçlarında göre “Nature” dergisinde yayımlanan makalesinde Bernard Devlin, genlerin IQ üzerindeki etkisinin %48 olduğunu, %52’sinin ise anne karnındaki bakım, çevre ve eğitim tarafından belirlendiğini söylüyor.
8- IQ’nuzun uygun eğitim sonrasında ciddi oranda yükselebileceğini bilin.
Genleriniz, yani doğuştan gelen yetenekleriniz size birçok alanda avantaj sağlasa da Buzan, Machado, Wenger gibi araştırmacılar IQ sonuçlarının yeterli, uygun ve bilinçli eğitim sonrasında yükseldiğini söylüyorlar.
9- Eğer onu iyi ve etkin şekilde kullanırsanız beyninizin zamanla daha fazla gelişeceğini bilin.
10- Bu şaşırtıcı gerçekleri öğrendikten sonra kendi beyninizin ve çocuklarınızın beyninin sonsuz potansiyelini sınırlandırmanızın kendinize ve onlara yapacağınız en büyük haksızlık olduğunu bilin.
Bernard Devlin’in Nature dergisinde yayınlanan ve 200’den fazla çalışmadan elde edilen istatistiksel bulguları sunan makalesine göre IQ sonuçları hem genlerden hem de çevresel faktörlerden etkileniyor. IQ’nun %48’ine genlerin katkıda bulunduğunu, geri kalan %52’sinin ise doğum öncesi bakım, çevre ve eğitim tarafından belirlendiğini belirtiyor. Uygun ve bilinçli bir eğitimle IQ’nuzun önemli ölçüde artabileceğini unutmamak önemlidir. Buzan, Machado ve Wenger gibi araştırmacılar, genlerin sağladığı doğuştan gelen yeteneklerin avantaj sağlayabileceğini ancak uygun ve bilinçli eğitimle IQ puanlarının yükseltilebileceğini öne sürüyor. Etkili kullanımla beyninizin daha da gelişeceğini kabul edin. Bu şaşırtıcı gerçekleri öğrendikten sonra, kendi beyninizin ve çocuklarınızın sonsuz potansiyelini sınırlamanın kendinize ve onlara yapabileceğiniz en büyük haksızlık olacak.